Black Mirror 2. Sezon


Black Mirror 2. Sezon


Be Right Back
White Bear
The Waldo Moment
White Christmas


Episode 1
Be Right Back
- 7 -







* Black Mirror tarihinin en duygusal ve romantik bölümü.




* Gene mutlu bir tablo ile başlıyor. Ağır bir travma ve ardından bilim kurgu çözümlemesi. Sosyal mesaj... Çocuğun ironik cevaplar vermesi... (sosyal medya üzerinden kişinin tam analizi çıkarmak iyi fikir) Teknolojinin yapay zeka olarak bunu kotarabilmesi... Ama öfke - itiraz - tembellik - bıkkınlık... Bunlar en doğal tepkilerimiz. Onlar olmadan olmuyor...

* - eksi- de yazıyor, Bilgisayar oyunlarında bu vardır. Gerçekliğe yaklaşıldıkça hatalar oyuncuyu daha çok gerçeklik hissinden kopartması. 3 Boyutlu bir oyunca karakter kütüğün üzerinden atlaması yerine içinden geçince oynayan kişide yarattığı şok daha büyükmüş örneğin. Bu da eski oyunların bizde daha fazla yer etmesinin bir başka nedeni olabilir. Bölüm biraz bunun üzerine bir bilimkurgu.


* Bölümde çok iki tasarım var. Birisi gebelik testi sonucu. İkincisi dokunma tadı yakalanabilen palet bulunan çizim ekranı.

* Tablette konuşma programının sadeliği de mest etmiştir. Tasarım olarak çok güzel bir tasarım yapmışlar.




Episode 2
White Bear
- 10 -

* Sezonun en iyisi.









* Suç - Ceza anateması dışında Toplumun her şeyi kayıt altına alsa da olaylar karşısında oralı olmamasını ve Yapılan eylemlerinde insanların tepkisizliğinden güç almasını da iyi işlemiş.







* Konu ile ilgili en iyi eksi yorumu: Yargılayan insan, zaman içinde bunun suyunu çıkarmaya eğilimlidir. Adalet, soyutlaştıkça tehlikeli bir hâl alır. İnsanlar, birbirini yargılamaktan, böylece adalet getirdiklerini zannetmekten histerik bir tat alırlar... Pekiyi bu White Bear'de kameraya alanları - kaydederek dalga geçenleri cezalandıracak bir üst White Bear var mı? White Bear'ün çürümüşlüğünü - ceza uygulamasındaki acımasızlığının hikayesini anlatacak bir üst hikaye- bunu hicveden bir başka black mirror bölümü...
Belki de bu sorunun cevabını 3. sezonun son bölümündeki arılar cevap veriyor.



* Bölüm bizim klasik distopik film klişesi algımız ile oynayarak başlıyor.
Bir kadın distopik bir gelecekte uyanıyor. Pencerelerden ve etrafta yüzlerce kişi onu telefonlardan kameralardan kaydediyor. Bu sırada biri tetiğe basmış gibi onu avlamaya çalışan avcılar ortaya çıkıyor. Olayların başlaması ile ilgili ve hatta o an yaşadıkları ile ilintili dejavular yaşamaya başlıyor.


* Tekrar izlediğinde insan fark ediyor ki distopik olarak uyanan kadın ne yapsa "senin gibiler böylesiniz zaten" muamelesi görüyor. İlk izlerken fark etmiyor insan ama ikinci izlediğinde o her şeyin farkında olan ve yardım ediyormuş gibi gözüken oyuncu da zaten onu gereksiz işin içine sürüklüyor ve sokmaya çalışıyor. İlk izleyenler için bunları iyi kotarmışlar. Çok etkileyici bir bölüm.


Pekiyi bu kadar çevredeki insanlar neden kadına yardımcı olmuyorlar:
Bu bize Bystander Effect denilen psikolojik bir tespiti anlatıyor.
Bystander Effect: (seyirci etkisi)
İnsanların çevrede başkaları varken acil durumlara müdahale etmemeleri, kayıtsız kalma durumlarını açıklayan bir psikolojik olgu. Araştırmalara göre yalnız insanların müdahale etme olasılığı, yalnız olmadığının bilincinde olan insanlara göre daha fazladır.
Yalnız bir insan, doğası gereği, acil bir durum karşısında yardıma ihtiyacı olan bir diğer insana genellikle kayıtsız kalamaz.
Bystander İntervention
Örnek 1
Konuyla ilgili olarak, genovese sendromu olarak bilinen olayda, 1964 yılında amerika'da kitty genovese isimli kız sokak ortasında saldırıya uğramış, bıçaklanmış ve ölüme terkedilmiştir. saldırı en az 38 görgü tanığının varlığında yarım saat sürmüş ve bu tanıklardan hiçbiri (gerek bulaşmak istemediklerinden gerek başkalarının aradığı yanılgısına düşerek) duruma müdahale etmemiştir.
Örnek 2
https://en.wikipedia.org/wiki/Murder_of_Kitty_Genovese

* Bölüm böyle başlayıp insanların yargılamada Tanrı rolüne büründüğünü görmemizle farklı bir boyuta taşınıyor. Adaletin uygulamasında toplumsal bir sapıklığı bize çarpıcı bir şekilde anlatıyor.


Episode 3
The Waldo Moment
- 6 - 

* İnsanların çok kolay manipüle edilebileceğini tv'de sağa sola sadece küfürlü ve muzur cevaplar veren çizgi karaktere bile birden bağlanabileceğine dair zayıf bir black mirror bölümü.

* Bu tip bölümlerde kalitesiz bir komik karakter bile canlandırılsa ve anlatılmak istenin dışında bile olsa iyi espriler bekliyorum.

* Waldo'nun karakterini Bruno'daki - Borat'taki Sacha-Baron-Cohen'e benzettim ben. Hatta South Park mizahı gibi bir mizah yapmaya çalışıyor...  Ama dediğim gibi iyi bir örnek de sunmadı bize. Bir o siyasi program sunucusunu hafif bozması fena değildi... Gerisi vasat...




Episode 4 (Özel Bölüm)
White Chiristmas
- 9 - 

* Black Mirror''un yılbaşı hediyesi.

* "Hamilesin" fütüristik tasarımını beğenmişler tekrar kullanmışlar.




* 3 farklı sayılabilecek olay örgüsü 6 bölümde anlatılmış. Tahmin edilebilir bir finali olsa da bize vermek istediği mesajlar ve zihin okuma konusunda ufkumuzu açması babında unutulmaz güzellikte bir bölüm yapmayı gene başarmışlar.

* Gözümüzün tamamen dijital dünyaya bağlanacağı ve algılarımızla oynayabileceği ve hatta sosyal cezalandırmaları bu dijital göz üzerinden maruz kalabileceğimiz şeklinde bir distopya yaratılmış.

* Çapkınlığa giden çocuğun soyadının TURK olması :)

* Bir kızın ilgisini çekmek için onun yanındaki arkadaşınla muhabbeti açmak,
Partiden siz de mi sıkıldınız konseptinin her zaman yutulur bir söz olması,
Bir yere giderken cebinde onları şaşırtan bir hikaye ile girme,
Bir sorunu anlattığında tamamen ona "haklısın" goy goyu yapabilme kapasitesi..
 (karşındakini kazanma)
Bunlar tavlama kulübünün ("ikna" işine sahip bir abi çevresinde toplanan ergenlerden oluşuyor) bir macerası altında karşımıza çıkıyor. (Ooolm alman hatun bana sakso çekerken izlemiştiniz ama diyor biri) Ama bir skandalla bitiyor. Kız sayko çıkıyor. Benim de kafamdan sesler geliyor diyor. Ve çocuk ölüyor. Bunlar her şeyi yok ediyorlar ama olay anlaşılıyor.

Dizinin bu bölümünde bizdeki git geller çok iyi yaratılmış.
* Acaba kızın da bir danışmanı var mı?
* Kız acaba oğlanın bir danışmanı olduğunu anladı mı?
* İçki uyuşturucu mu - kadın harbi deli mi?

Math ve ekibi burada yasadışı bir şey yapsalar da cezalarının ağırlığı tartışmaya açık değil midir. Sonuçta tavlamaya dair bir sosyal ekip kurulmuş ve iş partilerine gidip hatun avlıyorlar.
(Wedding Crachers - Owen Wilson ve John Beckwith ilham kaynağı olmuşlar bu temaya)
Peki hassas tartıya çıkardığımızda babadan çocuğunu bu denli uzak tutmak adil midir?
Adam bilerek de yaptığı bir cinayet yok... İki hikayede de asıl suçlular birincisinde sayko kadın ikincisinde ise aldatan ve bilgilendirmeyen kadın değil mi? Adamlar suçsuz demiyoruz maden yıllarca konuşturma mücadesi veriyorsun böyle detaylı yargılıyorsun kişileri sonuçta verilen kararların çok acımasız ve yanlı olması acaba faşist bir hukuk sistemi eleştirisi mi getiriyor dizi bize.

* Adamın işi hakkında ikinci bölüm bence dizinin esas konusunun tanıtımı finali en iyi destekleyen bölüm. Şımarık - hiç bir hizmeti beğenmeyen zengin kızımız kendine kendi işlerini yapacak kendi bilincinden bir köle yaptırtıyor. Dijital köleler kendi karakterini de aktarıldığı köleler olduğu için disipline edilmeleri çok zor. Haftalarca (eğitimci için bir iki saniye) ve hatta yıllarca (finaldeki adam 5 yıldır konuşmamış) hücre cezasına tabi tutulabiliyorlar.






Teknolojik tasarımların zayıf ama anlatılacak temanın işlenmesi babında çok fazla zeka kullanılan
Black Mirror buralarda kırılmalar yaşamış ve 3. Sezonda bizi tasarım olarak da çok güçlü geliyoruz'un sinyalleri verilmiş.



Black Mirror'larda adaletin ne kadar kaygan bir zemine sahip olduğu çok iyi vurgulanmış. Bu bölümde de adalet sistemi adamdan çerez dedikleri bir bilinç çipini alıp adamın kopyasını çıkartıp konuşturacak kadar deta
ycı bir çalışma üslubuna girmiş durumda.


Devlet denen dengesiz otoritenin adaletine güvenilmezi Black Mirrorlar öyle güzel veriyor ki sistemli dünyayı sümüren bir ülkenin bu kadar sistem eleştirisi yapan edebiyata - sanat eserlerine sahip olmasını sadece günah çıkarma olarak görüyorum. Engisizyon mahkemelerinin - kürek mahkumlarının kol gezdiği Fransa'da İngiltere'de bu denli insan hakları yaygarası kopması da bir bakıma ironik değil midir. Tamam Beth bencildi... Pekiyi Matt'i yargılayan adalet sistemi de toplumsal bir bencilliğin ürünü değil de nedir.?







* Zed gözlerinde birinin bloklanması sosyal medyadan esinlenmiş. Sosyal medyada biri birini bloklayabiliyor olgunu diziye taşımışlar.


* Dizi'de ağır travmalar öncesindeki mutlu başlangıçlar dizinin genel konsepti olmuş durumda...
Bu da bu bölümün üçüncü bölümünün mutlu başlangıcı.



 SONFİNEND

Hiç yorum yok: