eksi sozlukten 2008 film değerlendirmeleri


Get Smart imdb:69
(5000 5000 10 000)

*tis tis nefes alan adama donerek:
-hayatımda gordugum uyanıkken horlayan tek insansın
= Mel Brooks'un bir dizisinden uyarlanmış
= Çıplak Silah (Leslie Nielsen tarzı oynamış zaten)
=Auston Powers (bond ti'si filmler)

- Bu ne ?
- Eğer yakalanırsan kullanman için zehir
- Peki bunu onlara nasıl içirtçem?
- Komiksin...

* Boncuk sahnesi komikti... Dokunduğu şeyin dağılması slapstiği beni hep güldürmüştür... devamı da komik...

* Eğer bu işi de beceremezsen seni Balyozla kara mayın taramaya göndericem...

* Çinli çocuk

*- los angeles e gitmemiz gerektiğine inanmıyorum... neden başkan hiç Washintonda evinde oturmaz ki!
- efendim başkan her ne sebebten ötürü LA. de ise Eminim ülke için hayati önem taşıyordur...
Bir sonraki sahnede başkan anaokulu öğrencilerini masal okur...
(bir sonraki tezat sahne esprileri en çok da (hayır yatmayacağım seninle) der ve bir sonraki sahnede artık yataktadırlar...

*Çeviri: Rus köylü:(oh my god, it's a ferrari)
- anam ferrari'ye bak la!
eşi (da)- he.

- dışarda 150 keskin nişancı var!
- blah blah
- peki iki düzine swat desem?
- blah blah
- havalı tüfeğiyle chuck norris'e ne dersin?
=Baç kasadi sandeys kid

* Geleceğe Dönüş 3'e göndermeler var...

Bill Murrey'im Cameo'su çok komikti...



Mirrors
imdb:63 (2000 1000 2000)


düşün bi... kiefer sutherland (recep ivedik) arkası aynaya dönük bir biçimde korkuyla etrafa bakıyor. kamera da tam adamın karşısında. yani adamı da aynayı da görüyor. adam tam önünü yavaş yavaş aynaya dönecekken, adamın aynadaki görüntüsü sağ elinin bileğini yalıyor. adam döner dönmez de "şak!!!" diye "nah" hareketini çekiyor. hahaha harika olurdu.
filme gelince... yıllardır hani arılar, kuşlar, karıncalar, piranhalar gibi aslında insanların zaaflarını kullanarak bir çekilde kısmen de olsa başarıya ulaşmış filmler dikkatimi çekmiştir. benim en büyük fantezim penguenler'di. [çok tutarsa pandalar'ı çekecektim] düşünsene o şeker hayvanların bir ölüm makinesine dönüşmesini. en az yukarıdaki "nah" hareketi kadar ilginç olurdu.
mirrors da aynı aslında. filmin adını ilk duyduğum da "serdar ortaç mı yazmış lan?" diye düşündüm. adam herhal `topu topu 7 nota var kaç ayrı beste yapılabilir ki` mantığıyla "başka konu bulamadım. buradan yardıralım hafız" diye düşündü sanmıştım. yani diğerleri gibi zaaflarımı ortaya çıkaran sahneler dışında sıkıcı olacağını düşünmüştüm ama konusuna göre gayet güzeldi.
Ağzını ayıra ayıra ölen kızın ölüm sahnesi ise benden tüm çenesi düşük hanım kızlarımıza
gelseaaaaan

Nights in Rodanthe - Sevgi Fırtınası imdb:57
* Bööle şiir gibi evlerle, karakterlerin filme uyumlu giydiği mavi, kahverengi kazaklarla film olmuyor

* Bu filme Unfaithfull 2 diyebiliriz ... Bu filmi izleyeceğinize Unfaithfull'daki Diana Lane (cm) in tren veda sahnesini tekrar izleyin daha iyi...


The Women imdb:46
* Tamamen kadınlardan oluşan tek film... Sokaklar bile kadın dolu... Film boyunca stefan diye bir adamdan bahsediliyor ama adam hiç ortaya çıkmıyor (=rebecca hiçkok)
* Konu çakma sex and the city
* Doğum sahnesi komedide mübalayı aşmış gereksiz abartı... Final bir erkek çocuk...
Kadın için güzel bir son "evlat" muhabbbeti


City of Ember Sihirli Şehir
imdb:68 çocuk filmi
SOn dönem fantastik çocuk romanlarından ...
Yer altındaki Ember şehrinin jeneratörü durur


Fool's Gold imdb:54 (1000 500 1000)

Selin tipi tikki kız tipi, ilk okul esprileri
Hazine arama bulma filmi

*simdiye kadar bir cok hazine filmi izlemisizdir, benim bu filmlerde cozemedigim bir sey var: hazine sandiklarindaki altin, incik, boncuk, degerli taş gibi şeyler neden karman corman duruyor? bu hazineleri hazirlayanlarda hic mi bir duzen hic mi bir tertip yok? be adam, o kadar degerli seyi koyacak ayrı ayrı kutu bulamadin mi?
ayrica neden her filmde bu hazineyi saçmak zorundalar?

* o kadar çırpınıp da voliyi camekana ardına saklamak da salaklığın önde gidenidir.



National Teasure 2
Büyük Hazine 2
imdb:66 (5000 5000 7500)
Yeni Sharon Stone Diane Kruger

Filme Dair Eksi sözlükten Meijin çok güzel yazmış bir ismet çelik tadında:

Çaresizlikten izlediğim bir film; gece 24:00 seanslarına bakıyoruz; maskeli beşler, son efsane, american gangster(zaten izlenmiş), hairspray vs.. sinemaya girmeye o kadar kararlıyızki filmlerin çakma oluşuna %500 eminken bile girelim bir tanesine dedik. o piti piti ve; national treasure: book of secrets. pişman değilim efenim girdiğime çünkü inanılmaz eğlendik.

150 yıl öncesinden görüntülerle başlıyor film, bir adam çocuğu karşısında çok önemli hazine haritası bilgisini ateşe attığı için öldürülüyor (orda bi hüzün kaplıyor 9 kişilik sinema salonunu) baba baba diye bağırıyor, haksızlık bu diyor, gözlerimizden bir küçük damla süzülüyor.
sonraki bi 15 dakika muallak, orda afedersiniz biraz kestirmişim, kusura bakmayın artık..
bi ara eyfel kulesiyle özgürlük anıtını aynı karede gördüm uyku sersemliği detayları hatırlamıyorum, sonra ingiltereye gitmiş bizim hazine avcısı ekip. filmin hızına yetişmek zor gerçekten. kovalama sahneleri de unutulmamış mercedesle range rovera acımadım değil hani, dan dun sağa sola vurdular. ha unuttum bak bi ara da bi çekici ferrariyi çekiyodu, bu detay da önemli.. ferrari filan.. neyse bunlar buckingham palace'da buldukları haritanın eksik olduğunu, diğer yarısının da oval ofiste olduğunu anlıyorlar. işte an bu andır, bu detaydan sonra filme olan ilgim inanılmaz arttı, gözler faltaşı gibi açıldı.. saldı beni bir merak duygusudur ki, kelimelerle anlatılamaz..

o kadar heyecan bastı ki entry'nin bu bölümünde geri kalan cümleleri bir araya getirmem zor gözüküyor, neyse mazur görün efem:

oval ofise girebilmek için ekipteki esas hatun(nicolas cage'in eski karısı) beyaz sarayda çalışan erkek arkadaşını gaza getiriyor, sokamazsın diyor. nicolas'ın alaycı bakışı delüğanlıyı gaza getiriyor. sokarım ulan diyor. oval ofiste haritayı bulamıyorlar şifreli masada, ve ekipten bir tanesi o efsane lafı söylüyor(ferrarisi çekilen): sadece amerika başkanlarının bildiği !? gizli bir kitap var, yerini de sadece amerikan başkanı bilir diyor. ve nicolas abimizin gözü dönüyor, american başkanını kaçıracam diyor. ne tesadüftür ki amerikan başkanının doğum günü partisi var o sıra ve nicolas abimiz o anda planını yapıveriyor, sas kıyafetini geçirip sualtına dalarak partiye nehirden ulaşıyor. eliyle bir hamlede o su altı dalış kıyafetini parçalayarak çıkarıyor ve altından smokin giydiği görülüyor.
(= Tru Lies - Bond Filmleri)
sonra amerikan başkanına naber başkan bak sana ne gösterecem deyip otelin arka tarafındaki bir gizli bölmeye götürüyor, meğer bu gizli böle başkanın çok ilgisini çeken bir tarihi kalıntıymış.

tesadüfler tesadüfler; otel, gizli tarihi eser niteliğinde bir mekan, başkanın doğum günü var nicolas kaçırması gerekiyor, parti bu tarihi mekana yakın bir otelde yapılıyor filan..

neyse nicolas çok gizli, başkanlar değiştikçe elden ele geçen sadece başkanların bildiği ve amerikan tarihinin sırlarının içinde barındıran kitabı isterken o efsane konuşmayı yapıyor: çünkü siz amerika'nın başkanısınız efendim. bu sizin kaderiniz..anayasayı koruma yeminizden dolayı..tarihin ağırlığını omuzlarınızda hissettiğinizden..sizin onurlu bir insan olduğunuza inanıyorum efendim.

kongre kütüphanesi, kitabı alma, kitabı okuma sahneleri... nicolasın babasının ayrıldığı annesiyle kavga etme sahneleri... şifreyi kötü adamın çözmesi..

neyse altın şehir varmış onu bulmaya çalışıyolarmış, filmin anca bu bölümünde anlıyorum bunu. böyle dağlık bi yer, kötü adamla bizim ekip şifreleri birbirlerine söylüyor beraberce hemen iki dakikada çözüyorlar. ben böyle kolpa şifre çözme görmedim arkadaş, şifre güneşli havada yağmur gibi bişey..nicolas'ın gözü seyiriyor ve buluyor hemen: kayalara su dökmeye başlıyor kaya renk değiştiriyor, bunlar ellerindeki pet şişe sularla yere su dökmeye başlıyorlar, her ne hikmetse hayvan gibi geniş dağlık alanda ellerindeki pet şişelerde yarım litrelik su bitmeden hemen oldukları yerde işaret çıkıyor. işaretin orda bi delik var oraya el sokulması gerekiyor, nicolas elini sokuyor ve bağırıyor: yandım anaaaaam. sonra gülmeye başlıyor; şakacıııı. mağra girişi açılıyor, bunlar zorlu engellerden geçiyor, biz o ara(4 kişi) birbirimize sarılmış helecanla izliyoruz filmi, her an bir duygu patlaması yaşanabilecek bir şekilde. su akıyor mağrada, suyu kesiyolar sonra suyun aktığı yöne gidip altın şehri buluyolar. ( o ara bir uğultu koptu salonda, arkadaş işte bu diye ayağa kalktı, çak bi beşlik dedim, sevindik..) sonra su borusu patladı, bunlar su altında kalma tehlihesi yaşadılar, yanımdaki arkadaşın koluna öyle yapışmışım ki atmosferden, morardı yazık.. kötü adam kapıyı tutarım ben, siz gidin dedi, tonguçcan buldu deyin yeter benim için dedi.

ve tabiki mutlu son; 25 yıldır ayrı karı koca tekrar bir araya geldi, nicolas ile ayrıldığı karısı tekrar bir araya geldi, ferrarisi çekilen adama ferrarisi geri verildi geri vitese takıp arkadaki arabaya vurdu, sonra bu taşak oğlana taş gibi bi hatun asıldı sen altın bulmuşun ben de seni buldum dedi.....
oooof offf, doğaçlama senaryo yazmak bu olsa gerek, koy hepsinden koy, hepsi olsun filmde denmiş sanırsam.. senaristler yazdıkça gaza gelmiş, film ilerledikçe konu kontrol dışına çıkmış ve çakma hikayelerle fikirlerle birbirlerine bağlanmış, film tarihinin bütün klişeleri hakkında önceden detaylı bir inceleme yapılmış ve hiçbir detay atlanmadan işlenmiş.

nicolas cage mi? zannımca ikinci bir chuck norris vakası.














japon filmlerinin turk filmlerine ne kadar benzedigini ve ne kadar benzemedigini tekrar goze sokan film. bizim filmlerimiz - eski turk filmleri diyelim burada - kadar olaylar kor gozum parmagina degil ama fransiz filmleri kadar da sessiz degil yasanan duygular. bir yandan da islenen konu hep ask, hep sevgi, hep vazgecmeyen sevgililer, hep karsiliksiz kalan asklar, hep onur, hep gurur. en komigi de filmin sonunda birden karsimiza cikan action sahneleri. cuneyt arkin vari bir dayak atma durumu var sonlara dogru. gayet duygusal, ic dunyalar uzerine kurulu bir filmde birden mafya kilikli bir adamin bodyguardlariyla kavga sahneleriyle karsilasiyor seyirci.
turk filmlerine benzeyen bir baska japon filmi icin (bkz: tampopo).
Bruno Barreto, "Los puentes de Madison"
Francisco José Lombardi, "Happy together"
Kahraman : SÜpermen

Anti Kahraman: NEzaketten ve kibarlıktan uzak ise:

Antik Kahraman: Conan

Antik kuntik kahraman

amca size çok kanım kaynadı, acaba size ABBA pardon BABA diyebilir miyim?


Mamma Mia!
imdb:70 (6000 4000 4000)
z706070040

- 20 yıl babasız yaşarsın sonra birde bakarsın ki 3 tane baban varmış!

- senin annen olacak yaştayım
(arkadaşı) anneannesi olacak yaştasın!
*Meryl Streep 60 yaşında 25'lik kız gibi
* tipik konu hangisi babam sorusunu arayan filmlerden (ikizler+bill cristler'in vardı bööle bir filmi bi de hepsi komedi)
*Pierce Brosnan ın tüm o bond karizması sıfırlanmış
=Kadir İnanır'ın etek giymesi
* Amanda Seyfried filmin bacaksız güzeli
* Rachel McDowall filmin güzeli

* G-Stringler için Don mu diş ipimi esprisi artık sinemada bininci kez yapılıyor (paris amour)

* kalabalık danslar çok komikti...

Amanda Seyfried






takibe aldığım bir yönetmen

Richard Linklater

13 kasım perşembe filmleri

goldmax 02 45
saklambaç 2005 imdb56
Hide And Seek (izlemeyin)
Benzerleri olmasaydı ses getirebilirdi ama bir çok benzeri yapıldı...
* çift kişilikli
= Fight Club - secret window - Beautifull Life

12 Kasım Çarşamba Filmleri


Actionmax
Boşluktaki Kahramanlar 18 45
The Right Stuff imdb:78
(5000 5000 7500)




-eksi-
film, genelde the mercury project ve mercury seven eksenli olsa da, aslında o yıllarda amerika'daki siyaset, ordu ve basın çevrelerinin gözünü bürüyen, sovyet rusya ile yaşanan ve kelimenin tam manası ile bir "sidik yarışına" dönüşen "uzaya açılma" dönemini anlatmaktadır. ajanların sovyet üslerinden çektiği gizli görüntüler, üst düzey siyasi ve subayların olduğu bir odada -yönetmenin biraz komik ve alaycı uslübü ile- izlenmektedir ki, burna hafif bir dr. strangelove kokusu getirmektedir! özellikle gagarin'den sonraki faaliyetler, "paçaları tutuşmuş" amerikalıların o telaşlı ve her ne pahasına olursa olsun "uzayı ruslardan kapma" halleri, oldukça hoş bir şekilde verilmiş!

-eksi-
filmde dikkat çeken bir husus, sovyet üssünde de NASA da çalışan, bu işin baş mimarı bilim adamları almanmış

- eksi-
the right stuff filminde bir sahne vardır ki hafızalarda yerini almıştır.

chuck yeager cillop gibi f-104 üne atlayıp kaçak olarak pisti terk etmiştir.kalkışı müteakip afterburner'ı gazlayan abimiz 100 bin feet sınırına dayanıp(resmi astronot olma sınırı) canım general electric j79 turbojet motorun oksijensiz ortamda zıçmasına sebep olmuştur.bilahare stall olan tayyare viril'e girerek çakılmıştır.çakılmadan önce ejection seat ile kendini fırlatan yeager'ın arka fonda uçağın yanan enkazı, elinde paraşüt, arazide yürüyüşü vardır ki adama "hasittir!" dedirtir

Goldmax
Bulanık: 00 40
Spun 2002 imdb:65
(1500 1000 2500)
= Requem for a dream -cm-

Gelin Prenses 13 50
The Princess Of Bride 1987 imdb:82
TOPm164 (40 000 25 000 25 000)

Anjelikanın Külleri 15 30
Angela's Ashes 1999 imdb:70
(1000 1000 2000)

Yükselen Güneş 19 30
Rising Sun 1993
(500 500 2000) imdb:60

MGM

Savaş Oyunları 17 30
WarGames 1983 imdb.70
(2500 2500 5500)

Suçlu Peşinde 13 45
Running Scared 1986 imdb:62
(500 500 500)
Zenci -Beyaz Polis ikilisi filmleri
(belkide ilki)
Naked Gun'daki ayak girme sahnesi buradan mı alındı acaba...

Genç Serseriler 15 45
The Young Savages 1961 imdb:68
1961 yapımı, başrolünde burt lancaster'ın oynadığı kaliteli bir polisiye film. amerikada bulunan bir italyan mahallesinden 3 genç Porto Ricoluların yaşadığı bir mahalledeki kör bir genci bıçaklayarak öldürürler ve olaylar gelişir...

Son PArti 23 40
It's My Party 1996 imdb:67

11 Kasım 2008 Günün Filmleri



Eye Of The Needle - İğne Deliği 1981
(tesadüfün iğne deliği)
imdb:71 (500 500 1000)
MGM: 18 50
"Needle" kod adlı casusun üzerine bir film
James Bond tipi filmler
Führer'in astronoğu mu var?


Breathless -celebritymovie- 1983
MGM


Hot Rod - Tam Gaz 2007
imdb:64 (3000 1500 2500)
Moviemax 01 40
-eksi-
Üvey babasının saygısını kazanmasının tek yolu onu dovuste yenmek olan rod kimble, uvey babası hastalanınca ve onla dovusecek kuvveti olmadıgından bisikletten bozma motorsikletiyle turlu gosteriler duzenlemeye karar verir.eger on bes otobus uzerinden atlayabilirse ameliyat parası olan elli bin doları kazanıcaktır.uvey kardesi kevin yapılan gosterileri videoya alır, kel bir tane arkadası vardır absurd sekilde dans eder ve denise adındaki kızıl saclı kızdan olusan bir takımları vardır.rod kimble denise'e asıktır.daha sonradan kevin cektigi goruntuleri birleştirip bir film yapar ve filmden gelicek parayı on bes otobus uzerinden atlamak icin harcamaya karar verirler.ama filmi izleyenler rod kimble'a cok gulerler ve videosu internette yuz binlerce kişi tarafınfan izlenir.radyonun teki sponsor olmaya karar verir ve hersey ayarlanır.denise bu arada erkek arkadasından ayrılır ve rod kimble'i izlemeye gelir.butun gosterilerinde basarısız olmasına ragmen rod bu gosteride on bes otobusun ustunden atlar ve uvey babasını kurtarır.son olarakta uvey babasını dovuste yener.

Bu Ayki Digitürk filmleri

Lone Star - Yalnız Yıldız 1996
imdb:76 (3000 3000 3000)
z703075030

* Filmde açık hava sinemasınan şerifimizin arabayla çıktığı yol anlatımı ve müzik harikaydı...


* Köprünün altından şerife geçişe de hasta oldum...
-iyi zaman geçişlerine örnek-

* ırkçılık - kötü niyetli büroksasi üzerine iyi bir film...

* "Durun siz kardeşsiniz" filmleri

The Big Empty imdb:61 2003
(250 250 250)
z800260002

* Ya ben artık bööle filmleri sever oldum... Konusu sonu belli ama içinde farklı bir nükte tat barındıran... Dead End vardı bööle bi gece yarısı ilzeyip beendiim...

* Bar sahnesine bayıldım... Oraya yapışmış oradan çıkmayan adam tipi...
- Tek kelime... Hızlı Tren...
- İki kelime de olabilir...
- Hızlı Tren bu kasabayı bitirecek...
(adam buna içiyor ya... çok komik)

3 kasım 2008 tv den seçme filmler

Almost Famous - Şöhrete Bir Adım (2000)
imdb:80 (20 000 20 000 20 000)
Grupie Filmi
bilinen en ünlü grupie Bebe Buell
(Liv Tyler'in annesi)
- Evime gitmek istiyorum
-Evindesin zaten
-eksi- İzledikten sonra hafiflediginizi hissettiginiz filmlerden...
Oyuncusuyla, senaryosuyla, soundtrackiyle fark yaratmış, rock n roll başyapıtı... Penny Lane'e aşık oldugunuz, Russell Hammondla gitar çaldığınız, William Miller yerine turneye çıktığınız güzel film..
bla bla bla



The Truth About Cats & Dogs
Gözler Ve Sözler
imdb:62 (1000 1000 2000)
Goldmax : 16 00
Abby-Sevgilim geçen gün yaptığımız
o telefon konuşması var ya
Brian-Evet?
Abby-Ben hamileyim
Brian-Benden olduğunu nerden biliyosun?
Abby-Aslında bilmiyorum.
O gece bi sürü telefon konuşması yaptım.

bir köpek düşünür: sahibim beni seviyor, beni besliyor, mutlu olmam için elinden geleni yapıyor... o zaman o benim tanrım.
bir kedi düşünür: sahibim beni seviyor, beni besliyor, mutlu olmam için elinden geleni yapıyor... o zaman ben onun tanrısıyım!