The Big Sick


The Big Sick
imdb77
2017

* 2017 yılının en iyi komedisi.
* Diyalog başyapıtları.

* Sinema tarihinin en iyi romantik komedileri arasında.

* Müslüman Stand - Up çının Amerikan bir kadın ile yaşadığı kültür çatışması... Senaryo'yu eşiyle birlikte yazması da ayrı bir güzellik katmış.



Müslüman olduğu için kızın ailesi ona olmadık sorular soruyor:
- 9/11 hakkında ne düşünüyorsun?
- Neden bana soruyorsun ki?
- Birileri ile hep konuşmak istedim. Senin görüşün ne bu konuda?
- Çok üzücü bir olay... Tam bir trajedi. En iyi 19 adamımızı kaybettik. ... ŞAKA ŞAKA...


Ben filmin esprilerini beğendim.
- Komadan çıktığında bambaşka bir adam olabilir. Benim kuzenim komaya girdi ve çıktığında bir başka dil bildiğinin farkına vardı. O dille konuştu.
- Gerçekten mi? Hangi dil?
- Çok çabuk gelişti olay. Günler sonra konuştuğu dilin bir başka dil olmadığını beyin hasarından dolayı sadece gevelediği anlaşıldı...

* Karakterlerin iyi işlendiği, zamanın güzel akıp gittiği, yer yer hoş platolarla küçük sürprizlerin meydana geldiği eğlenceliğin ötesinde 2017'nin mutlak izlenmesi gereken filmlerinden...

Filmin tekrarlanan esprilerinden:
Sana bir şey göstermek istiyorum, Emily. Bu Urduca senin ismin.
- Bu hareket işe yarıyor mu?
Bununla birkaç küçük başarı elde ettim.

İlk Tanışma:
Emily "Vu huuu" diye bağırır...
Sana söylemeliyim ki bana öyle bağırdığında gerçekten modumu düşürdün ve gerçekten komedyenlerin sözünü kesmemelisin. Bu çok kaba. 
- Ben senin sözünü kesmedim. Sadece vu hu yaptım. Bu destekleyiciydi.
Peki, bu çok yaygın bir yanlış anlama. Ama komedyene herhangi bir şekilde bağırmak sözünü kesmek olarak görülür.
- Söz kesmek negatif olmak zorunda değildir. Yani eğer... Eğer sana  'Yatakta harikasın!' deseydim.
Bu sözünü kesmek olur muydu?
Evet. Bu 'doğru' bir söz kesmek olurdu.

* Stand Up gecesi Müstakbel Kayınpederi ve Kayınvalidesini
- Çocuğumun ismini 'Geçersiz' koymak istiyorum. Bu sayede hiç bir maaşını alamayacak.
'Üzgünüm bayım, bunun üzerinde 'Geçersiz' yazıyor.' 'Ama o benim ismim.'
'Sana lanet olsun baba!' Ben bu fantezi senaryoda bankanın ikinci katında çalışıyorum.
- IŞİD'e geri dön.
- Onu gerçekten dedi mi?
- Tost gerçekten garip bir yiyecek.
- Ne... Ne dedin?
- Ekmeği koyuyorsun ve... Önemli değil. Hadi.
- IŞİD'e geri dönmeli dedim.
- Tost tek yiyecek...
- Hayır yani, bu gerçekten kafa karıştırıcı bir durum. IŞİD'in daha fazla insana sahip olmasını mı istiyorsun?
- Hayır, ben diyordum ki...
- Bakın millet! Burada bir IŞİD iş vereni var.
- Tamam, bunu hallettiğimize sevindim. Tost aynı...
- Onun neyi sana bunu söyletti? Sanırım cevabı biliyoruz. Ben...
- Bayan, sizinle konuşmuyordum.
- Neyi var?
- Bu şekilde devam etmemize gerek yok. Sonunda ne olacağını biliyoruz... Onun görünüşü. İşte. Bu aynı şehir takımı şapkası takan ve Hawaii'ye ait tişörtler giyen bütün üniversiteli erkeklerin pörsümüş, küçük bir sikleri var demek gibi. Tamam aslında... aslında Beth bunu kötü bir şekilde öğrendin ama o haklı. Ben gerçekten teröristim. Ek iş olarak komedyenlik yapıyorum ki gizliliğimi koruyayım.
- Siktir git.
- İlk olarak, çok akıllıca bir cevap. Yoksa? Bunu... Bunu evde mi yazdın? Tost... baya garip bir...
- Siktir git!
- Sen siktir git.
- Hayır, sen siktir git.
- Sen bir sürtüksün, biliyorsun değil mi?
- Siktir git!
- Hey hayır hayır hayır hayır. Hayır. Dinle.
- Seni öldürürüm!
- Telefon numaran ne?
- Kusura bakmayın, millet.
- Üzgünüm.
- Aslında üzgün falan değilim çünkü sen korkunç bir insansın.
- Herkesin önünde kıçını tekmelemek istemiyorum.
- Evet, doğru. Benim sınırlarım var, sikik. Tamam mı?

Müslümanların - arapların yaşadıklarını komik bir şekilde anlatan çok başarılı TED TALK'lar var. Bence bunlar mutlak izlenmeli bu film öncesinde:
En iyilerinden biri:
 https://www.ted.com/talks/maz_jobrani_make_jokes_not_bombs



* Kesinlikle yılın en iyi filmleri arasında. 

Hiç yorum yok: