Timothy Dalton'un oynadığı 2 Bond Filmi

Timothy Dalton'un oynadığı 2 Bond Filmi

T H E    L I V I N G   D A Y L I G H T S -7-

L I C E N C E   T H E   K I L L - 6 -









* Timothy Dalton en az kişi öldüren Bond. İlk filminde 13 ikinci filmine 10 kişi öldürmüş. (kırmızı on yeşil bir kişiyi temsil ediyor)

* Roger Moore'un aşırı yaşlanması ve bununla ilgili eleştirilerin çok fazla artması sonucunda yeni bir bond arayışına geçilmiştir. Timothy Dalton yeni bir Bond'tur filmin başı da zaten BOnd seçme sınavı şeklinde başlar. Daniel Craig hariç tüm Bond'lar sanki bir kişiymiş havası estirilmiştir. Timothy Dolton'da bunu ikinci filmde anlıyoruz. O bir evlilik yaptı diyor en yakın dostu.

* En az adam öldüren Bondtur. Biraz aseksüel Daniel Craig hariç en az hatunla beraber olan Bondtur. Vasat bir Çalkalama ama Karıştırma Votka Martini demiştir.
Ama Bond olarak buna uyar. Her seferinde Votka Martini içer.



Bond Kızları:
İlk filmde Bond'umuz Çello çalan bir tetikçiye aşık olur. O kadar aptal aşık olur ki kadının müzik konusundaki tüm hayallerini gerçekleştirmesi konusunta tüm kredilerini kullanır.
İkinci filmde Bond'a aşık bir metres ve kötü adam - devlet arasında aracılık yapan bir posta kuşu ile aşna fişna yapar. Bu ikisi Bond konusunda deli gibi birbirlerini kıskanır.






Q tarihinde en aktif olduğu film License To Kill  filmi olmuştur. Direk Bond'a destek veren bir ajan gibi çalışmıştır.

Araba olarak daha önce suya giren araba ile çığır açan bond bu filmde araba tamamen bir kızağa dönüşür.

Q'nun ilk defa görevde Gadget kullandığını görürüz. Telsize dönüşen sokak süpürgesi.


Dört filmde M'ioynayan Robert Brown bu film ile emekli oluyor. İlk bondda olduğu gibi biraz dış işleri bakanının gölgesinde insiyatif kullanmayan ama License To Kill filminde bond'un ingiliz ajanlar tarafından öldürülmesini engelleyerek meslekte ilk kendini ateşe atan hareketi yapan M'dir.






Soğuk bir MoneyPenny Caroline Bliss



The Living Daylights - Günışında Süikast
imdb67
1987
f

* Filmin en iyi dublör kullanımı olan Bond filmidir. Uçak arkası dövüş sırasında dublörler nefes kesmiştir.

* Roger Moore'un yaşlanması ile birlikte yapımcılar yeni bir bond arayışına girmişler genç güçlü ve yakışıklı Timothy Dalton'da karar kılmışlardır.






Konusunun büyük bir kısmının Afganistanda geçen bond filmi


* Filmin startı bond seçmeleridir. Bu seçmeler sırasında öldürülen bir ajan adayının farkına varan
aday bondumuz görev yerine katilini peşine düşer. Tabi ki kovalamacada kendini zengin bir kadının kucağında bulur.



* Filmin bir kovalamaca sahnesinde de afgan bir haremin ortasına düşer. Yukarıdaki fotoğraf orada çekilmiş.

* Filmin en büyük Gadget'ı bu sefer Bond'un arabası kayağa dönüşebiliyor ve lazerle yandaki arabayı kesebiliyor. Altı kesilen araba filmin aynı zamanda en komik sahnelerinden biri.

Böylece suda giden şimdi de kızaklar çıkartarak kayabilen bond arabası Pierce Brosnan'da en zirve halini alacak ve görünmez olacaktır. (Yog artıg)


* Bond'un üst üste izlediğinde şanslı olduğuna kesin kabul ediyorsun. Bu film ile birlikte Bond'un altıncı hissi de acayip kuvvetli olduğunu anlıyorsun. İngilizlerden yardım isteyerek kaçırılan rus generalin suikastçisinin iyi biri olduğunu falan tahmin edebiliyor. Ya da generalin kötü tarafta olduğunu şıp diye anlıyor. Kötü adam badigartı ise çok da farklı bir tip değil. Sonuna kadar bondun kuyruğunu bırakmıyor. Uçak arkası kavgaları dublör kullanımı olarak da müthiş yalnız.
Bu ara kötülerin en üstteki rütbeli sayko kötümüz hobi olarak 7 cihangir'in mumyalarını dizdiği bir malikanesi var. İçerde de meydan savaşlarının olduğu büyük oyuncak maketler var. Daha da zenginleştirilebilirdi bu kısım.


Tek bir Bond Kızı'nın olduğu nadir Bond filmlerindendir.
Bu bağlamda Bond'un evlendiği film olan On Her Majesty's Secret Service'e benzer.
Bond'un ilk görüşte aşık olduğu ikinci hatundur:
Maryam d'Abo












Licence To Kill - Öldürme İzni
imdb66
1989

* M'den öğreniyoruz ki Bond'un aslında İstanbul'da olması gerekiyormuş.
Timothy Dalton'ı da bir Bond olarak İstanbul'da görmek isterdik ama anlıyoruz ki Dalton istifa ederek bunun gerçekleşmesini engelliyor. Ve kişisel bir hesap adına Güney Amerika'da bir uyuşturucu kralının peşine düşüyor.

* Filmin büyük bir kısmı Meksika'da geçiyor. Cotomi isimli tapınak kullanılmış.


* Film tipik bir "yeminimi bozdum uleyn" filmi. Bond ingilteredeki teşkilattan bağımsız amerikalı polis dostunun cinayetini sorgulayarak koca bir uyuşturucu kartelini çökertiyor. Daha Judi Dench M olmadığı için (onun kuralları çok katı) Eski M  Robert Brown hem görevi dışı kurallara uymayan bond'un öldürülmesini engelliyor hem de Q'yu yanına göndererek ona destek olmasını istiyor.













* Tanker sahnesi efsane olan filmdir.
Tanker kovalamaca sahnesinde tanker yan tekerlerde mi gitmez!
Şaha kalkarak mı ateşten geçmez... Böyle uçuk sahnelere sahiptir.


Hiç yorum yok: