Independence Day Resurgence



Independence Day Resurgence
2016
imdb56

* Yılın bilim kurgu fiyaskosu.
* Bu filmden daha kötüsü Kurtuluş Günü filmidir... Net...
* Efektler için izleneybıl vasat filmler.

* Filmin konusu ilk filmde dayak yiyip ağlaya ağlaya giden uzaylılar bu sefer aşağı mahalleden tüm delikanlıları ve hatta hısım akrabalarını da toplayıp saldırıyor.


* İlk film 1996 yılı filmiydi. Uzaylılar filmde dünyada kendilerinden sonra büyük bir barış ve birliktelik olmasının ardından tam 20 yıl sonra tekrar saldırmaya geliyorlar. Bu bağlamda reel zamanlı bir film olmuş.

* Will Smith yok
Şişman kadın yok
Dylan'ın annesi ilk filmde striptizciydi 20 yılda doktor olmuş...

Now You See Me II



Now You See Me II
Sihirbazlar Çetesi 2
2016
imdb69

Birinci film için BKNZ
İlk filimde zenginden alıp halka dağıtarak seyircilerinin hayranlığını kazanan ekip (Robin Hood göndermesi) bu sefer salt düşmanları Michael Caine ve  Sihirbazlık okulu mezunu (Harry Potter'dan) Daniel  Radcliffe (Michale Caine'in varisi) 'i alt etmeye çalışıyorlar.

* Ekip bu sefer FBI tarafından da çözülmüş durumda...

Yılın sihirbazlık filmi.Yılın eğlenceliklerinden.


* Sihirbazlık okulundan Harry Potter'ı transfer etmişler.

* Birinci filmden biraz daha hızlı bir film.

* Tempolu - Hızlı bol aksiyonlu film.
Üstelik sihirbazlar sırrını açıklamazlar bu sefer tiyoları vermişler.



Hippocrate




Hippocrate
2014
imdb69

* Afişine bakıp Scrubs tadında bir film olduğunu düşünüp 34. İstanbul Film festivali seçkime almıştım. Film vasat bir drammış.

* Bu tür filmleri sonuna kadar izlememin tek nedeni fransada vasat bir hastanede sağlık personeli hangi koşullarda çalıştığına dair bir fikir vermesi.

* Film bir kurgu olsa da bu konuda çok başarılı.

Fransız - sağlıkla ilgili bir film izlemek istiyorsanız intouchables'ı izleyin.
intouchables'ı izlediyseniz de bu izlemek yerine bir kere daha intouchables'ı izleyin.

= Intouchables filmi ile bu film arasında güzel bir bağ var. O da iki filmde de ırkçılık karşıtı mesajlar verildiğidir.

The Humbling



The Humbling 2014
imdb56

* Film tam bir zaman kaybı,
Gidin Birdman or (The Unexpected Virtue Of Ignorance) filmini izleyin.
İzlediyseniz bu film yerine Birdman'i bir kere daha izleyin. O kadar kötü.

* Filmi Kral Lear'ı oynayan Al Pacino olarak fragmanlaştıranların da sinema etiği olarak ahlaksız davrandıklarını düşünüyorum. Hatta bir dostum bunun oltasına gelmiş... Alakası yok...



* Her ülkenin bir sanatsal film kalıbı var:
Fransa: Bunalımda dul kadın hikayesi
İngiltere: Saray içi kostüm filmleri
Türkiye: Uzaklara saatlerce bakan adamlar
Orta Avrupa: Başkasına aşık olan adamın aklı ile duyguları arasında kalması

* Hollywood bir sanatsal film çektiğinde ise mutlak kariyerinde büyük düşüş yaşayan adamın bunalımını anlatıyor.
İşte bu temayı en klişe yoldan anlatan bir film olmuş.

* Al Pacino'nun oyunculuk olarak son çırpınışlarında, tiyatro akademisi seçmelerinde genç oyuncuların yaptığı efsanelere  örnek punch line çıkışlar - finaller sahneye koyuyor filmde.
Sahneden kendini yere atmak  - Sahnede kendini bıçaklamak...

* Filmin Hatunu Frances Ha'dan tanıdığımız güzel Greta Gerwig
Al Pacino ile olan ilişkisi biraz abzürt bir genç hatun. Filmin tek renkli karakteri.
Çünkü hatun Al Pacino'nun arkadaşının kızı, üstelik lezbiyen...
Al Pacino ona çok fazla masraf yapıyor - Çöküşte bu kızın kıyafetlerine ve havuz sefalarına yaptığı masrafı karşılamak için neredeyse bir kellik önleyici ilaç reklamını yüzü olmayı falan kabul edecek... Şansa kurtuluyor o işten. Bu tür gereksiz gerilimler de filmin raitingini düşüren şeyler...

.

G.O.R.A.


Sadece `Turist Ömer Uzayda` filmine bir saygı filmi değil aynı zamanda `Battal Gazi`, `Kara murat` filmlerine bir saygı filmidir.

Arif karşısındaki Goralıların büyük oranda batıyı temsil ettiği filmdir:

Goralılar Arif'in karşısına turist olarak çıkarlar. Arif ise yerli bir halı satıcısıdır.

Goralılar birbirlerine isimlerini söyleyerek selam verirler. Tıpkı Dallas'ta: "Bobby, Jack, Sue Allen" der gibi. Arif ortamlara destursuz girer. Bazen de "Selamın aleyküm" diye girer.

Goralılar teknolojik olarak çok ileride oldukları halde Arif kadar cep telefonu düşkünü değildirler hatta akıllarına bile gelmez.

Gora'da krallık vardır, lir çalınır, seremoni müziği batı tarzıdır. Arif göbek atar, oynar.

Goralıların hepsi haddinden fazla uzun boylu mütenasip uzuvludur. Arif onların yanında kısa boylu, bıyıklı haliyle fazlasıyla Türk kalmaktadır.

Arif, Gora sarayının prensesini kendisine aşık eder ve yurduna getirir, bizden biri yapar. Tıpkı Battal Gazi, Kara Murat'ın prenses Maria'ları Müslüman etmesi gibi.

Goralılar insan ayrımına ve kölecilik düzenine yatkındırlar, tıpkı batılı Avrupalılar gibi. Arif robot-uzaylı ayırmadan herkesle kanka olur, Keloğlan misali.

Filmin sonunda Goralıların hala, yenge, elti gibi kavramlardan haberdar olmadıkları da anlaşılmaktadır. Tıpkı batılılar gibi.

Gora'nın en kötü komutanı ile Türk kahramanı aynı kişi canlandırır. Tıpkı Kara Murat'la kara şövalye gibi.

5 yıl sonra gelen edit: mavi renk uzaylının Arif'i hapishanede ziyaret ederken gardiyana dönüp "bunlara ne ekmek ne de su verin!" diye bağırması, ardından Arif'e göz kırpması doğrudan doğruya Battal Gazi ekolündeki filmlere yapılan bir göndermedir; örneği boldur. Onu yazmayı unutmuşum.

5 yıl sonra gelen başka edit: yine Battal Gazi-Kara Murat geleneğine uygun olarak Arif sadece Türkçe konuşmaktadır ancak nasıl oluyorsa diğer insanların hepsi de Türkçe bilmekte ve birbirleriyle dahi Türkçe konuşmaktadır. Hatta bu tezat filmde özellikle filmin başında göze sokulmuştur.

(entry #6451322 tarih:2004-12-08 saat:08:31:47)

Love And Other Drugs



Love And Other Drugs
2010
imdb67

* Sinema tarihinin ilk Fuck Buddy - Cima Yarenliği - Seks Arkadaşlığı üzerine Romantik Dram...

* 2010 yılının nudografik filmlerinden .




* İlk yarısında seks sahneleri ile dikkat çeken, ikinci yarısında ise bir hastalık filmi hali almaya başlayan iki yarısı bambaşka olan filmlerden. (iki yarısı bambaşka olan filmlerden  zirve olanı Kayıp Otobandır herhalde. Tabi bu film öyle bir film değil... )
İkinci bölüm: Hastalık filmi - Romantik Dram
- Belki Paralel evrende tek dertleri temizlikçi kadını hangi günler getirmek olan sağlıklı ve mutlu bir kadın ve mutlu bir adamdan benzerlerimiz var. Ama ben onlardan olmak istemiyorum. Ben biz olmak istiyorum. Sana ihtiyacım var... Senin de bana ihtiyacın var.
- Benim sana daha fazla ihtiyacım olacak. Bunu senden isteyemem.
- İstedin bile...




* Filmde o kadar çok çıplak sahne var ki Jake GYLLENHAAL bu sahnelerin çekim sırasında rahatsız olmuş. Yönetmen oyunculara bu sahnelerde rahat oynayabilmeleri için soyunmuş ve onlarla çıplak kalarak onlara güven vermiş. 


* Çapkınlık Trikleri:
- Oolm o kızın adını her selam verdiğinde yanlış söylüyorsun.
- Bir gün o gelip ismini yanlış söylenmesi konusunda serzenişte bulunacak. Ben de "Aaa öyle mi? çok beğendiğim ve sevdiğim dünyalar güzeli bir sevgilim vardı. Ona o kadar benziyorsunuz ki" falan deyip onu tavlayacağım...


Filmdeki Repliğin orjinali:
- Hey Lisa
- Her Name is not Lisa
- I know, but if everytime I say "hey Lisa" she thinks that I dated a girl who look just like her.

Pohwasogeuro - 71: Into The Fire



Pohwasogeuro - 71: Into The Fire
2010
imdb:74

* Güney Kore Savaş Filmi

* Bir okulu korumak için bırakılan herhangi askeri eğitim almamış, aralarında öğrenciler ve hapisten savaşması için çıkarılmış suçluların da olduğu 71 kişilik disiplinden açık ara uzan bir taburu mücadelesini anlatıyor.


Karşılarındaki düşman ise (filmin başından da anladığımız gibi) üstün bir savaş başarısı göstermiş, sert bir komutana sahip sayıca teçhizat bakımından kat be kat üstün bir birlik.

  * Filmde hoşgörü ile karşılayabileceğiz bir hamaset var. Güney Koreli komutanın  sağ koluna "dikkat et" diyor - öldüğünde arkasında yas tutuyor. Kuızey Koreli komutan ise küçücük bir emre itaatsizlik karşısında hemen yaverini öldürüyor gibi...


* Savaş sahneleri dev prodüksiyonlu Hollywood filmlerini aratmayacak kalitede olan yılın en iyi silah filmlerinden.





* Kore sinemasının oyunculuğunu çok beğeniyorum. Bu filmde de oyunculuk hiç sırıtmamış. Filmin
sertliğini almak için mizahi bir iki kişi konmuş senaryoya. Kore sineması o kadar ciddi bir sinema ki mizah olduğunda illa sırıtıyor. Burada o da çapaksız bir şekilde halledilmiş.






Kkeut Kka Ji Gan Da - A Hard Day





Kkeut Kka Ji Gan Da - A Hard Day
2014
Yılın kore filmi
imdb72

Polisiye gerilim - Soluksuz aksiyon

* Yolsuzluğa saplanmış bir polis dedektiflerinin içinden birisinin çok daha fazla başının belaya girdiği ve sürekli aksiyon içinde aksiyon yaratıldığı Polisye Gerilim.

Spoiler
- Annesinin mezarına bir ölüyü yerleştirmeye çalıştığı sahnede mekana uçan balonlarla gitmesi (gizli kameralarının önünü kapatmak içinmiş) ... Senaryonun güzelliklerindendi.




Polis Teşkilatı içinde çürümüşlüğe dair filmler:
- böyle çok film var ama ilk akla gelenler -
Serpico BKNZ - Bu konunun baş yapıtıdır neredeyse
Köstebek
Köstebek'in konusunu aldığı
Sit Ting Fung Wan - Kirli İşler - İnternal Affairs (Hong Kong Filmi)
R.I.P.D.
Zootropolis




interstate 60 - Bilinmeyen Yol


İnterstate 60
Bilinmeyen Yol
2002
imdb77

Doğunun Aydınlanma öğretileri ile Batı'nın masallarının bir kolajı.

Büyüklere Masallar

İşte bu kolaja sahip filmin ana temasının tanıtımı da bu minvalde gerçekleşir.


Rasyoneller için iyi mesajlar veriliyor amaçlı izlenebilecek, Spritüeller içinse tamamen duygulara hitap eden metafizik film olması babında zevkle bakabileceği bir film.

Film: Acaba çok istediğimiz şey gerçekleşse bizim için daha mı iyi olur
 yoksa her şeyin sonu mu olur kısa hikayesi ile başlıyor...
Doğu + Batı sentezi olarak şu iki şeyin kolajı vardır bu başlangıç sahnesinde:
- Her işte bir hayır vardır
- Beni öldürmeyen her şey güçlendirir

* Tarantino filmlerindeki tespit mizahı ile başlar film. Amerika hariç her yerde dilekleri yerine getiren bir masal kahramanı var. Uzak doğuda ejderhalar, Ortadoğu'da cinler, Avrupa'da periler...

* Geleceğe Dönüş serisinin senaristi Bob Gale'in yönetmenliğini ve senaryosunu yazdığı Geleceğe Dönüş kadar kültleşmese de hayranları tarafından el üstünde tutulan Fantantik bir yok filmi.

* Filmin hatunları: Amy Smart'ın Billboardlar üzerinden konuşması bana L.A. Talking filmini hatırlattı.


= Karakterleri renkli fantastik filmler Big Fish - Kevin Smith'in Dogma...
= Karakterleri sıradışı olan ya da kalın kalemle altı çizilen Tarantino filmleri (Rezervuar Köpekleri) ve  Coen filmleri (The Big Lebowski) (Oh Brother  Where Art Thou) gibi...


- Spoiler -

Doğrucu Davut:
Filmin en renkli karakteri olmuş bence.
Karakter tanıtımı da çok kısa ve etkiliydi.
Dilencinin "karın tokluğuna çalışıyorum" dedikten sonra elma karşılığında arabayı yıkatmak için ortalığı yıktığı sahne Tatantino filmlerindeki karakterleri hatırlatmıştır.
Akciğer kanseri olmasına rağmen "Dürüst ol ciğerimi ye" şeklinde methiye döktüğü:
Sigara'nın üzerinde yazan "Sigara sağlığa zararlıdır" yazısı da abimizin gülümseten ironisiydi.











Doğru bildiğimiz şeylere bağlı kalarak ne kadar yanlış yapabildiğimizin TESTİ... İskambil testi filmin etkileyici triklerinden. doktor sıra ile iskambil kağıtlarını gösterir. Siz de kağıtlara bakar hızla cevap vermeye çalışırsınız. Bu sırada siyah kupaları ve kırmızı maçaları gösterir. Ama biz bile ekran karşısında bunları hızla ilerlerken göremeyiz.
Doktor ekler, bu testi hiç kağıt oynamayanlar ve çocukların geçebildiğini söyler.

Uyuşturucu kasabası

Uyuşturucu problemini faydalı uyuşturucularla çözen polis şefi.
Böylece gece halk kop kop... Gündüz ise kamu hizmeti yapıyor.
Bu da enteresan gıcır bir sahne idi...

Bir de sahte tabloların olduğu bir galeri vardı.
Orada da gerçek tablolar olmasına rağmen uzmanlar sahte olduğunu bilince nasıl saçmaladıklarını gösterdi bizi kadraj... Tek tek...






Herkesin birbirine dava açtığı kasabada da zorunlu barışın getirilmesi.

Film kendi hayallerinin doğrultusunda gitmeye karar veren gencin babasına olan isyanı ile biter.
Kapanış diyaloğu filmin iyi senaryosunun çiçek gibi sonlanması ile sonuçlanır.



Kızıl Uçurum - Chi Bi


Filmde savaş tarihinden çeşitli alıntılar var:

--- spoiler ---

İttifak kurma görüşmelerinde kuzeyli danışmanın örülmemiş lifleri koparması ve örgülü liflerin kopmayışını göstermesi, bbc cengiz han belgeselinden öğrendiğime göre cengiz han öğretisidir. Tabi bunu ondan önce kimse akıl etmemiştir diyemem ama dalların tek tek kırıldığını, bütün halinde kırılmadığını gösterdiği kayıtlıdır ve bu konuda bilinen ilk isim odur.

Bulaşıcı hastalık taşıyan ölülerin düşmana gönderilmesi suretiyle biyolojik savaş yürütmek de yine Moğolların Kırım'daki kefe şehrini kuşatırken uyguladıkları bir yöntemdir. Çıkış yeri Asya'daki bir fare türü olan ve Asyalıların, özellikle Moğolların bağışıklık geliştirmiş olduğu veba, bu surette yani bir Ceneviz kolonisi, ticaret kenti olan kefe'den İtalya'ya kaçanlar tarafından Avrupa'ya taşınmıştır.

Savaş sahnesinde valinin kendisine saplanan oku çıkarması sadece abartı değil imkansızdır çünkü oklar çekerek çıkarıldıkları takdirde organları da beraberinde götürürler. Onun için ancak cerrahi müdahale ile çıkarılabilirler. Hatta çok derine saplanan oklar arka taraftan çıkarılır. Bunun önlemini de Cengiz Han bulmuştur (bir BBC belgeseli izledim, hala öğrendiklerimi satıyorum): zırhın altına ipek giymek. İpek okla yırtılmamakta, vücudun içine okla birlikte girmektedir. Bu da o okun sonradan çıkarılmasını çok kolaylaştırmaktadır. Lakin Çinliler o tekniği 5 asır önce uyguluyor olsalar bile savaş meydanında oku o şekilde çekip çıkarmak sadece söz konusu kişinin 10 dakika içinde kan kaybından ölümüne yol açar. Yok eğer Çinliler kanayan yaraya tampon yapma tekniğini de ta o yıllarda bulmuşsa bir şey diyemeyeceğim.

Gemi savaşı sahnesinde de rüzgardan yararlanıp düşman gemilerini yakma taktiği vandallar tarafından Bizans donanmasına uygulanmıştır. Jüstinyen'in İstanbul'dan yol çıkan donanması Kuzey Afrika sahillerine varmakta iken rüzgarı çok iyi hesaplayan vandal kralı donanmanın üzerine yanan gemiler yollamış ve bu şekilde muhtemelen 1 askerini bile kaybetmeden koca Bizans donanmasını yok etmiştir. Jüstinyen ekonominin belini doğrultup tekrar saldırana kadar yıllar geçecek, hıncını ancak kralın oğlundan alabilecektir çünkü kral çoktan eceliyle ölmüş olacaktır. Duvarında "nasıl da koyduk Bizans'a" diye atkı asılı mıydı bilmiyorum. Bizanslılar yaklaşık bir nesil sonra esir ettikleri vandal kralını şimdiki sirkeci'den Beyazıt meydanına kadar sürükleyerek götürmüşler, işkenceyi halka naklen izletmişlerdir. Olaylar bir yerde İstanbul'a bağlanıyor ya, onu da belirteyim dedim.

Tabi bir de futbol sahnesi var. Evliya çelebi seyahatnamesinde Türklerin tepük adıyla şimdiki futbola çok benzeyen bir oyunu 17. Yüzyılda oynadığı kayıtlıdır. Tabi "futbol Türk oyunudur, Çinliler sahiplenmiş" diyecek kadar enayi değilim. Söz konusu ayaklı top oyunu Anadolu'da Kafkaslar'da oynanıyor idiyse Çin'de de pekala yüzyıllardır oynanıyor olabilir. Yalnız top hakimiyetinin aynı 90'lardan sonra gelişen oyun tekniğine benzemesine edecek laf bulamıyorum. O zamanın seyyahları, tarihçileri ayakla oynanan top oyununun tekniğinin sınırlarını belirtmediği için hayal güçlerini alabildiğine kullanmışlar tabi.

--- `spoiler` ---

Çin filmidir. Çok da güzel filmdir. 10 kere daha izlerim.

(entry #25518181 tarih:2011-09-26 saat:15:11:09)

Guruldayan Kalpler


Guruldayan Kalpler
2015
Yılın yerli komedisi
Bence komedi olarak Türk Sineması'nın başyapıtlarından biri
* Sağ Sağlım,
Çalgı Çengi ve Bu film sürpriz yapan güzel komedi filmler

* Samimi komedi filmi.
* Temiz komedi filmi.
+18 kelam bulunmadan güldürmeye çalışan filmler

Çok katmanlı ülkemde farklı sosyal statüye sahip sosyal yaşamlar arasında çatışmayı "Sanata bakış" teması üzerinden anlatırken klişelerden mümkün mertebe kaçabilmişler.
Filmin senaryo - oyunculuk olarak yüksek bir performans göstermesine rağmen - sinematofrafik olarak zayıf kalmasının nedeni teknik ekibin dizi kökenli olmasından kaynaklandığını düşünüyorum.

* Film güldürmüştür- Özellikle Fransızların "Vodvil" dediği sonlara doğru "boka sarma" kısımları eğer filme kendinizi verebilirseniz gülme krizine sokabiliyor insanı.