The IT Crowd 1 sezon

S1B1
Yesterday's Jam
-10-
imdb77

* Karakter tanıtımı çok başarılı...

* Kibir ile ilintili bir girişgah...
Arkadaki fotoğrafın aynı pozu almış patron odasında başlıyor
(alıntı çalıntı... "Airplane 1" de vardı bu)
Ama dizi yazarları hiç gocunmamışlar ikinci sezonun ikinci bölümünde patron değiştiğinde işi devam ettirmişler...

* Klişe,
(telefonla konuşur gibi yapan jen'e:
"istersen telefonu bağlayabilirim" denmesi)
bu bizim tarafımızdan da çok yapıldı (levent kırca), ben bir tiyatro oyunununda da görmüştüm... ilk bir tiyatro oyununda falan yapıldı ve yayıldı sanırım... ama burada bu esprinin türevi alınıyor)

Dizinin Mottosu:
* IT ye danışanlara sürekli aynı cevap: Açıp kapadınız mı?
"hello internal it, have you tried turning it off and on again?"

* Dizide atlanan küçük espriler:
- ilk böümde roy'un giydiği:
RTFM tişörtü (r)ead (t)he (f)ucking (m)anual' in ba$ harfleri...
Lanet Olası Kullanım Kılavuzunu Okuyun...
- Kapıdaki "mp3 is not crime" stikırı

Diğer tişörtler arasında:
i see dumb people
(ahmak dingil insanlar gördüm 6.his'e gödnerme)
42
(Otostopçunun galaksi rehperindeki hayatın anlamına verilen nihai cevap)

* Anlamayan kişiye: Siz geçmişten mi geliyorsunuz?

ilk bölümdeki iş görüşmesi:
+ben şu departmana girmek için başvurmuştum.
-it departmanının müdüre ihtiyacı var. bilgisayar hakkında ne biliyorsun?
+klavye,fare,ekran, kasa, web, tıklamak ee bi daha tıklamak, sonra bi daha tıklamak.
-tamam it müdürüsün. şeklinde başlar dizi...

YS kullanıleybıl: Hatun girdiğini görünce içeri çekmecelerden bişiiler çıkarıp çeki düzen verip geri geri gidip sonra Tolstoy hakkında konuşuyorlarmış gibi yapmak...

* Yukardaki kızın işini bitirdim (seks hareketleri)...
* Onunla ilişkiye mi girdin?
* Ne demek istiyorsun?
* Yani sen onun işini hallederken o seninle konuştu mu
* ne konuşması be hatta üzerime kahve bardağını koydu.... bardak lekesi
- neden bana susmam için gizli sinyaller yolluyorsun

* Team! Team, team, team, team, team! I even love saying the word "team"! You probably think that's a picture of my family. Uh uh. It's the A-Team! Bodie, Doyle, Tiger, the Jewellery Man.

* benim için kapıyı kapatır mısın... öteki taraftan

* Moss size Amsterdam dagözlüklerini kaybettiği şu hikayeyi anlatsın
Moss şu Amsterdam hikayesini anlatsana...
Moss mutfaktan cips getirir... Roy o sırada cips almaya mutfağa gitmiştir...
Amsterdam da iki hayat kadını tuttuk beceremekten korktuk ve lüneparka gittik
haaa sen göslük hikayesini anlat dedin...

* Patrona bilgisayarda sesinizi tanıma düzeni koyduk
hello... maous doğru hello diye fısıldaması...
Jen: Hang on, guys.
[Typing on computer]
Jen: How can I help?
Roy: Well, we were just wondering now that you're 'the boss', would you like us to access the data supply and connect you up to the matrix?
Jen: [pause] You just made all that up.
Roy: [shouting] You don't know anything about computers! Admit it!
Jen: Would you stop trying to undermine me? Now get in there and do some work to do with computers! I'll be in there in a minute to check up on you!
[Moss goes under her desk]Roy: OK, lady! You've won this round! But we can wait. You will slip up one day. And believe you me, we will be there when you do. There will be some piece of evidence that will prove without any shadow of a doubt that you don't know anything about computers!
Jen: [to Moss] What are you doing?
Moss: Plugging in your computer.
Roy: [Not realising Moss has found Jen's computer unplugged] It might be something you say, or something you do, but when we notice it - and believe me, we will notice it - it's gonna be a long way down for you, sweetcheeks!
[Leaves Jen's office]
Moss: He'll realise in a second.
Roy: [Runs back into Jen's office and screams with delight] . Aaahhh!
Jen: Unisex toilets? You have unisex toiletts. Like Ally McBeal.
[Goes into toilet room. Sees a couple making out, rushes out again]
Denholm: That's the sort of place this is, Jen. A lot of sexy people, not doing much work and having affairs!


S1B2
Calamity Jen
-10-
imdb79

* patron tipi:
patron herkesi çağırıyorOoouv herkesi çağırdıysa kesin bi şeye savaş açmıştır... savaş açmaya bayılır
toplantı sırasında:
Strese savaş açıyorum...

* Bir odada stress ile ilgili bir toplantı ... sessizlik var... bu kapıyı açıyor.. burda mı diyor ... evet cevabını alında bağırarak koridordan arkadaşını çağırıyor... en ön sandalyeler boş... bunlar oraya gidene kadar ... sandalye ile ayağına basması falan hepsi çok komik...

gönderme alien daki bıçak sahnesistress makinası


* ingiliz malı ile dalgalarını gemişler

* acil servis numarası ile dalgalarını geçmişler
* Ayakkabılar!
-Bunlar da neydi öyle?
-Tüm kadınlar gibi ayakkabı çılgınlığı.
-Sanki bu biraz zayıflık gibi?
- Kafasını ayakkabılara takmamış bir kadın tanıyor musun?
- Hayır, ben sadece bir kadın tanıyorum.
- O da az önce buradan "ayakkabılar" diye çığlık atarak dışarı çıktı..

* internetin yavaş olduğu dönemleri hatırlıyor musun ... bir gecede sadece bir kadın memesi görebiliyorduk (3 hatun fotoğrafı indirebiliyorduk)

* Bir odada stress ile ilgili bir toplantı ... sessizlik var... bu kapıyı açıyor.. burda mı diyor ... evet cevabını alında bağırarak koridordan arkadaşını çağırıyor... en ön sandalyeler boş... bunlar oraya gidene kadar ... sandalye ile ayağına basması falan hepsi çok komik...

* japon' yetkiliye ağzına gelen küfrü etmesi...


S1B3
Fifty-Fift
-4-
imdb79
* Dizi klişesi: "Kapatıp açmayı denediniz mi" olayını abartmışlar bir tape'ten otamatik söylüyorlar...

* Alnında bok hikayesi.. sıkıcı kimseye anlatmamıştır...
(kahkahalar)...Jen'e anlatmış sanırsam
Moss: If you were a murderer, what would your nickname be? Mine would be 'The Gardener', because I'd always leave a rose at the scene of the crime.
Roy: What would your murder weapon be?
Moss: A hammer.
* kadınlar pis erkeklerden hoşlanır...
ikisini de aile yerine gönderiyor
çocuklar zıplıyor bu cool takılmaya çalışıyor

* ilişki videosunu evde doldurması ... tuvalette... annesinin ona bağırması... 2 numara anne demesi... bağırma anne geri kaçmasına sebep oluyorsun demesi...


S1B4The Red Door
-5-
imdb80

* iyi bir tespit esprisiyle başlıyorlar
- We don't need no education! (şarkı söylüyor)
-Evet var. Çünkü az önce iki negatifi birlikte kullandın.
(ben de hep bunu no diil more diye anlardım eskiden... sebebi buymuş :)
* Bla bla'nın bebeğini gördünüz mü... Çok şeker
- Hamile olduğunu bile bilmiyordum
- Nası ya karnı buradaydı
- Ben onu ofis malzemeleri arakladığını düşünüyordum... Ben ekranı öyle götürmüştüm...

* Dağınıklık üzerine süper bir söylev:
- Diziden ikinci kesip çıkarılabilecek bir şey -
- Ne uyumundan bahsediyorsun
- Biliyorum burası biraz dağınık gibi görünüyor olabilir...ama aslında oldukça hassas bir ekosistem. Herşey birbirine bağlı. Yağmur ormanları gibi. Bir şeyi değiştirirsen...en küçük şey bile olsa, ...tüm yağmur ormanı ölür. Yağmur ormanının ölmesini istemezsin değil mi?


S1B5
The Haunting of Bill Crouse
(klasik korku filmi adı başlangıcı)
-5-
imdb81

* Bir öncekinden korku komedisi devam ettirilmiş... kötüye gidiyorlar...

* Garsonlara kötü davranmamalısın... Ben garsonluk yaptım ve...

* Bol düşme ve slapstik sahne var... Jen'in kendi için bırakılan çiçeklere takılıp düşmesi...

* Moss'un portakalı soyarken, plastik gözlük kullanması
* Moss'un iskambilden bina yaparken bunları yapıştırması (daha önce yapıldı Webster'da vardı bu bi de Alf in giriş esprisi... Mutfağı masasını boşaltmalısın... tamam)
* Jen'in öldü haberi... (Moss ben yalan söyleyemem, çabuk elime yüzüme bulaştırıyorum demesi) Onun için piyano çalmaya gelen'in sahte olması
Onunla son çıkan adamın "Jen'le son yatan erkek bendim" diye yalan söylemesi ... Jen'i binbir türlü korku klişesiyle görmesi...



S1B6
Men Without Women-7-
imdb78
* Şirket çalışanlarını övdükleri toplantıda sürekli tokat yemek...

- Yeniden açıp kapatmayı denediniz mi?... Götünüze yapıştırmayı denediniz mi?... Oouuuv (patron sanıyorsun)... Hmm sanırım annemdi...

* Moss, Şirket psikiyatristine aşık...
- Bu şirkette neden psikiyatrist var ki, sadece muhasebeciler deniz kenarına yerleşmek istedi diye psikiyatrist mi tutulurmuş...- (seaside diil suiside) intihar etmişler...
....
- O doktor sen de sopranos oldun ha?

* Psikiyatrist Roy'un annesine çok benzer... Moss'a ondan ayrılmak zorunda olduğunu söyler...

* Moss doktor tarafından tedavi oldun diince arkasındaki panodan kelimeler seçip söylüyor...

* Kadınların adet günleri gerginliği üzerine... Bunlarda da çok büyük duygusallaşmalar yaşanınca kendilerini ilk adet gören erkek durumunda buluyorlar... Moss'un bunu internete vermesi işi bozuyor...

adet argosu moss anlamıyor(ingilterede İrma Hala ziyarete geldi şeklinde bir argo kullanıyorlar)
Bakım için kapalıyım
Gel gitlerim var
Komünistlerin arasında kaldım...
Moss: Bazı güçlü argümanları var...* Carrie filminin ilk sahnesi (Moss o zaman anlıyor)
Carrie imdb74 Brian De Palma
Kadın gecesi yaşamak zorunda kalırlar...
Beraber film izlemek: Tabi ki Kadın filmleri:
Beaches imdb63 Bette Midler Tam bir kadın filmi...
Dirty Dancing...

Dizinin çok komik bir finali var... "Çapraz ilişki"



Dizi klişesi: Jen'in ilişkisi bok olunca hemen taksi çağırıyor... "Taksi" derken öfke ve pişmanlık
oluyor...

Dizi Hakkında:
* Dizi biraz ally mcbeal ti'si olarak başlıyor
* Heyecan katsayısına göre ses tonu değişen jen gerçekten şirinliğiyle, güzelliğiyle, saçma sapan huylarıyla vs birlikte muhteşem bir karakter

Katherine Parkinson




* iki adet sakar ve asosyal it elemanı, süper şirin hatun, hisleri saniyeler içinde değişebilen aşmış patron, kendi çapında uysal bir gotik ve patronun görmemiş oğlu
* IT çalışanları geed'tir... Bir devreye bakarak saatlerce gülmesi?
* Amerikalıların muhasebicileri ezik göstermesinin bi başka versiyonu IT'ler için bu dizide yapılmış...

Dizi her bölüm normal başlıyor ama birden absürtleşip yazarların çığrından çıkmasıyla olaylar gelişiyor... Ama bi şekilde finale taşınabiliyor... Başarılı ve farklı bir uslüp...

Hiç yorum yok: